Aristippos
Aristippos, MÖ 435-386 yılları arasında yaşamış, Sokrates’in öğrencisi, Kirene okulunun kurucusu, Yunan düşünürdür.
Hedonizm (hazcılık) kuramının öncüsü olan Aristippos, mutluluğu her türlü zevki gerçekleştirip bizlere acı veren her şeyden uzaklaşmak olduğunu öne sürmüştür.
Haz, hoşa giden bir şeyin uyandırdığı duyguya verilen isimdir. Hedonizmin temelinde de hayatın amacının bu hazdan duyulan zevk olduğu fikri yatar. Hazın daima iyi olduğu ve insanın eylemlerini sürekli kendine haz veren şeylere yönlendirmesi gerektiğini savunur. Aristippos’a göre mutluluğa böyle erişilir.
Epikuros
Epikuros, MÖ 341-270 yılları arasında yaşamış, Helenistik felsefenin en önemli düşünürlerinden biridir. Hayatın amacının zevk olduğunu fakat her zevkin peşinden koşmanın doğru olmadığını öne sürmüştür. Bazı zevklerin insana gelecekte pahalıya mal olabileceğini düşünmüştür.
Epikuros’a göre sadece “doğru olan zevkler” mutlu ve iyi bir şekilde yaşamayı sağlamaktadır. O; bilgelik, dürüstlük, iyilik ve ölçülülük gibi erdemlerle mutluluk arasındaki ilişkiye parmak bastığı için mutluluğu Aristippos’tan bir adım daha ileriye taşımıştır.
Platon
Hepimizin adını bir kez de olsa mutlaka duyduğu ve beynimizde felsefe rüzgarları estiren meşhur Platon, yani Eflatun, MÖ 427-347 yılları arasında yaşamış Atina Akademisi’nin kurucusu, Antik Yunan filozofudur.
Platon zevkleri doğru ve yanlış zevkler olarak iki kategoriye ayırmıştır. İyi insanların doğru zevklerin, kötü insanların ise yanlış zevklerinin peşinden koştuğunu öne süren Platon, zevk duygusunun yanıltıcı bir duygu olabileceğini söylemiştir.
Platon, insanı mutlu kılacak şeyin “iyilik” olduğunu ve edebini kaybeden kişilerin de kötülükten zevk aldığını söyler.
Aristoteles
Aristoteles, MÖ 384-322 yılları arasında yaşamış, fizik, gökbilimi, felsefe, mantık, zooloji, biyoloji ve siyaset gibi pek çok konuda eser vermiş, Platon’un öğrencisi, Antik Yunan filozofudur. Aristoteles’de Platon gibi mutluluğu iyilikle bağdaştırır.
Aristo’ya göre bütün insanlar mutluluğu arar. “Etik” adlı kitabında mutluluğa dair görüşlerini ifade eden Aristo, insanın “kendi kendine yetmesi”nin tüm zevklerin en büyüğü olduğunu söyleyerek mutluluk arayışını dile getirir.
Yaşamın, insanın kendi tercihine göre yönlendirilmesinin ve herkesin güzel yaşamak için kendine bir hedef koymasının önemininden bahseder.
Spinoza
Baruch Spinoza, 1630-1677 yılları arasında yaşamış, Hollandalı, panteist bir düşünürdür. Spinoza kendinden önceki düşünürlerden farklı olarak “sevinç” kavramı üzerinde durur.
İnsanın erdemli bir şekilde yaşam sürmesinin ve kusursuzluğa yaklaşma adımlarının, beraberinde sevinci getireceğini öne sürmüştür. Spinoza’nın üzerinde durduğu bu “kusursuzluk” kavramı ise Aristoteles’de olduğu gibi insanın kendini gerçekleştirmesini ve kendine yetebilmesi sağlarken “güçlü” olabilmesidir. Spinoza’ya göre sevinçlerimiz doğrultusunda göstermiş olduğumuz güç, mutluluğumuzu oluşturur.
Yorumlar